Travma Sonrası Stres Bozukluğu

1. Travma sonrası stres bozukluğunda tedavi sürecinde kendimize nasıl destek olabiliriz?

Stresi azaltmaya yardımcı olması için hafif fiziksel aktivite veya egzersiz yapmaya çalışabilirsiniz.

Başka insanlarla vakit geçirmeyi deneyebilirsiniz.

Güvendiğiniz insanlarla duygu ve düşüncelerinizi paylaşabilirsiniz.

Belirtilerinizin hemen değil kademeli olarak iyileşmesi için zaman veriniz.

Kendinizi rahatlatacak güvende hissettirecek yerler, kişiler, durumlar belirleyiniz.

 

2. Travma sonrası işlevsiz başa çıkma stratejileri nelerdir?

-durumlardan kaçınma (kaçınmak için sürekli olarak ne yaptığımı ve tehlikenin ne olduğunu düşünmek zorundayım)

-düşünce baskılama (bazen düşünceleri durduruyorum ancak geri gelmeye devam ediyorlar. Başarısız ve değişimin kontrolümde olmadığını hissetmeye devam ediyorum)

-Kontrol etme (sadece o anda daha güvende hissetmemi sağlıyor ama uzun sürmüyor.

-Alkol kullanımı (kendi başıma baş edemediğim anlamına geliyor. Konuyu bastırmaya çalışarak doğal iyileşme sürecini engelliyorum. Uzun süreli çözüm bulmayı engelliyorum.)

Wells’inmetakognitif modeline göre çoğu insanda travmaya adaptasyon sağlayan kendini onarım kapasitesi devreye girer ve uzun süreli sorunlar gelişmez. Ancak yaşanan stres sonrasında işlevsiz başa çıkma stratejileri devam ederek semptomların kalıcı olma olasılığını arttırmaktadır. (açıklama).

3. İkincil travma nedir?

Travmatik olay veya olaylara doğrudan tanık olmamış kişinin travmatik olaya maruz kalan kişileri sosyal medya, televizyon, telefon, gazete vb. üzerinden görüntüleyip travma etkisine maruz kalması durumudur.

-kaygılanmak

-sürekli empati halinde olmak

-günlük rutinlerde utanmak, suçluluk hissetmek

-uyku, iştah sorunları ikincil travma belirtileri olarak sayılabilmektedir.

Deprem sonrası kişilere nasıl yaklaşılmalı?

4-Deprem, afetlerin en yaygın olanlarından biridir ve afetler, insanların yaşamlarında ciddi değişikliklere neden olabilir. Deprem sonrası insanlara yardımcı olmak için birkaç öneri şunlardır:

Güvenli bir alan sağlayın: Deprem sonrası insanlar, yaralanma veya ölüm riski altında olduklarını hissedebilirler. Bu nedenle, öncelikle insanların güvenli bir yerde olduğundan emin olmak önemlidir.

Temel ihtiyaçları karşılayın: Deprem sonrası insanların su, yiyecek, barınak, tıbbi malzeme ve diğer temel ihtiyaçlarına erişimi sınırlı olabilir. Bu nedenle, acil yardım ekipleri ve gönüllüler, insanların temel ihtiyaçlarını karşılamak için çaba göstermelidir.

Duygusal desteği sağlayın: Deprem sonrası insanlar şok, korku, endişe, üzüntü, öfke ve diğer yoğun duygular yaşayabilirler. Duygusal desteği sağlamak için, insanların duygularını ifade etmelerine izin verin, dinleyin ve onlara empati gösterin.

5-Kaygıyı nasıl yönetebiliriz?

Kaygı, herkesin zaman zaman yaşadığı normal bir duygudur. Ancak, kaygı düzeyi yüksek olduğunda ve günlük hayatı etkilemeye başladığında, kaygıyı yönetmek önemlidir.

Nefes egzersizleri: Derin ve yavaş nefes alıp vermek, vücuttaki stres hormonlarını azaltarak kaygıyı azaltabilir. Nefes egzersizleri yaparak, sakinleşebilir ve rahatlayabilirsiniz.

Fiziksel aktivite: Düzenli egzersiz yapmak, vücuttaki stres hormonlarını azaltabilir ve kaygıyı azaltabilir. Egzersiz ayrıca, kendinizi daha iyi hissetmenize ve daha iyi bir uyku çekmenize yardımcı olabilir.

Meditasyon: Meditasyon, zihninizi sakinleştirerek ve kaygı düzeyinizi azaltarak stresle başa çıkmak için etkili bir yöntemdir. Meditasyon yapmak için, sessiz bir yerde oturun, gözlerinizi kapatın ve sadece nefes alıp verin.

Kendinize zaman ayırın: Kendinize zaman ayırarak, rahatlamak ve stresten uzaklaşmak için zaman ayırabilirsiniz. Kendinize hoşunuza giden bir şey yapın, örneğin bir kitap okuyun, müzik dinleyin veya yürüyüş yapın.

Kaygı düzeyinizi takip edin: Kendinizi tanımak vekaygı düzeyinizi takip etmek, kaygıyı yönetmenize yardımcı olabilir. Kendinize günlük olarak bir kaygı günlüğü tutun ve hangi durumların kaygıyı artırdığını not edin. Bu şekilde, kaygı düzeyinizi yönetmek için neler yapmanız gerektiğini daha iyi anlayabilirsiniz.

Destek arayın: Kendi başınıza kaygıyı yönetmeye çalışmak zor olabilir. Destek arayarak, arkadaşlarınızla, ailenizle veya bir terapistle konuşarak, kaygıyı yönetmenize yardımcı olacak stratejiler öğrenebilirsiniz.

Olumlu düşünün: Olumlu düşünmek, kaygı düzeyinizi azaltabilir. Kendinize günlük olarak pozitif mesajlar verin ve olumlu şeylere odaklanın.

Kaygıyı yönetmek, tek bir çözümle halledilemeyen bir süreçtir. Ancak, yukarıdaki öneriler, kaygı düzeyinizi azaltmanıza yardımcı olabilir. Kendinizi tanıyın, kendinize zaman ayırın, destek arayın ve olumlu düşünmeye çalışın.

Psikolojik yardım sağlayın: Deprem sonrası insanlar, travma sonrası stres bozukluğu (TSSB) gibi psikolojik rahatsızlıklar yaşayabilirler. Bu nedenle, uzman bir psikolojik yardım sağlayıcısının desteği faydalı olabilir.

Topluluk desteğini teşvik edin: Deprem sonrası insanların birbirleriyle etkileşime geçmelerine izin verin ve topluluk desteğini teşvik edin. Bireylerin birbirlerine yardım etmeleri, kriz sonrası toparlanma sürecinde önemli bir rol oynar.

Deprem sonrası kişilere yaklaşım, insanların ihtiyaçlarına, duygularına ve gereksinimlerine uygun olarak değişebilir. Bu nedenle, her duruma özgü bir yaklaşım geliştirmek önemlidir.

6- yetişkinler için travma ile baş etmeye yardımcı kitaplar:

“The Body KeepstheScore” (Bedene İşleyen İzler) -Besselvan der Kolk: Bu kitap, travmanın nasıl etki ettiğini ve insanların bu etkilerle nasıl başa çıkabileceklerini anlatmaktadır.

“TraumaandRecovery” (Travma ve İyileşme) -JudithHerman: Bu kitap, travmanın etkilerini ve iyileşme sürecini anlatmaktadır.

“WakingtheTiger” (Kaplanı Uyandırmak) – Peter Levine: Bu kitap, travma sonrası stres bozukluğuyla başa çıkmak için kullanılabilecek bedensel farkındalık tekniklerini açıklamaktadır.

“AftertheStorm” (Fırtına Sonrası) -KendallHaven: Bu kitap, doğal afetlerin yol açtığı travmaları ele almaktadır ve insanların bu travmalarla nasıl başa çıkabileceklerini anlatmaktadır.

“HealingTrauma” (Travmayı İyileştirmek) – Peter A. Levine: Bu kitap, travmanın etkilerini anlatmakta ve kişilere bu etkileri nasıl azaltacaklarını ve yaşamlarına nasıl devam edebileceklerini öğretmektedir.